2 Mart 2014 Pazar

UZAYLILAR DOSTTUR : YOU CAME FROM STARS

  Merhaba değerli blog okurlarım :) Bugünkü yazımızın  konusu henüz yeni biten şirin mi şirin uzaylı mı uzaylı dizimiz YOU CAME FROM THE STARS. (Man From The Stars olarak da biliniyor.) Genel olarak sabredemediğim için bitmemiş dizileri izlemem ama bu dizi gerek konusu gerek oyuncuları yüzünden beni izlettirmeyi başardı.O kadar harika bir diziydi ki yeni bölümler yayımlanana kadar meraktan tırnaklarımı yedim diyebilirim.:) Biliyorum çok iğrencim :) Neyse sonuç olarak 21 bölümlük (keşke daha uzun olsaydı ) dizimiz final yaptı ve ben de rahat bir nefes aldım :) Lafı daha da uzatmadan dizimizin konusuna geleyim...
  Do Min Joon yaklaşık 400 yıl önce yani joseon döneminde dünyaya inmiş bir uzaylıdır.Bu uzaylımız oldukça yakışıklı olmakla birlikte işitme,görme,hız gibi konularda da insanlardan oldukça üstündür.Işınlanabilen ve zamanı durdurabilen uzaylımız zamanında ağzının payını aldığı için bu güçleriyle insanlara hiç yardım etmemiş hatta insanları küçümsemiştir.Ve sonra Do Min Joon modern,güzel,asi ve oldukça ünlü aktris Cheon Song Yi'ye aşık olur.Ancak Cheon Song Yi ve uzaylımızın başı beladan hiç kurtulmaz.Bu da böyle harika bir diziydi işte.Gelelim karakterleree..

İşte yakışıklı uzaylımız,burnunu yediğimm Do Min Joon.(Kim Soo Hyun.) :* :*








Bu kişi de anladığınız üzere başrol kızımız Cheon Song Yi.Allah var güzel kız.(Jun Ji Hyun.)








Bu kızı gerçekten hiç bi zaman sevmeyeceğim galiba.(önyargılı yazar)Napiym o da kötü olmasaydı. (atarlı yazar)Neyse kötü kızımız esas kızımızın en yakın arkadaşıdır bu arada.Dizideki adı Yoo Se Mi.(Yoo İn Na)





Her Kore dizisinde olduğu gibi bu dizimizde de bir ikinci erkek sendromu yaşıyoruz.Ama bu çocuk saf iyi yaa.Çok yazık oldu buna da bak gene bi kötü oldum.bu yakışıklımızın adı Lee Hwi Kyung.(Park Hae Jin)













   Genel karakterler böyle.Şimdilik benden bu kadar.Bidaha ki yazımızda görüşürüz.Sabredip okuduğunuz için teşekkürler :)





9 Şubat 2014 Pazar

AMATÖR YAZARLARIN BULUŞTUĞU ADRES : WATTPAD

  Evet sevgili blogcanlarım uzun bir aradan sonra yeniden karşınızdayım.Üniversiteye başlamam,alışma süreci,bilgisayarımın bozulması vs. derken uzun bir süre blog yayımlayamadım ama olsun geldim sonunda :)
  Bugünkü yazımızın konusu amatör yazarların buluştuğu adres yani Wattpad.Wattpad aslında genel olarak çok bilinen bir uygulama.Ancak benim gibi cahiller sonradan farkediyor :) Gelelim bilmeyenler için bu uygulamanın ne işe yaradığına.Bu uygulama da Türkiye'nin ve okumak isterseniz dünyanın birçok bölgesinden amatör yazarların hikayeleri,kitapları yayımlanıyor.Ve eğer yine isterseniz sizde kendi hikayelerinizi yayımlayabiliyorsunuz.Başka yazarların kitabını okuyup,yorum yapabiliyor ve oy verebiliyorsunuz.Bence kitapseverler ve yazar olmak isteyenler için harika bir uygulama.Kullanımı da çok kolay.Bilgisayarınızdan tıpkı Facebook'u,Twitter'ı kullanır gibi kullanıyorsunuz.İphone,ipad veya android işletimli cihazınıza uygulama olarak indirebiliyorsunuz.Hem de ücretsiz.Sürekli güncel kalan bir uygulama,üstelik bir başlayınca bi daha vazgeçemiyorsunuz.İstediğiniz hikayeleri kütüphanenize ekleyebiliyorsunuz böylece okumakta olduğunuz hikayeye yeni bir bölüm eklenince android cihazınıza bildirim geliyor.Okuma seçenekleride çok geniş.Bütün hikayeler türlerine göre ayrılmış.Dil seçimi de mevcut.Şimdi diyorsunuz bu kız uygulamanın sahibimi de bu kadar çok övdü? :) Evet övüyorum çünkü eğer kitapların içinde kaybolabiliyorsanız orada kendiniz gibi bir çok insan bulabilirsiniz.Başkalarının hikayenize yaptığı yorumlarla kendinizi daha da geliştirebilirsiniz.Herneyse gene çenem düşmesinde uygulamaya dair birkaç resim koyayım şuraya :))
 Buradan dil seçimi yapıyoruz.



Resmin alt kısmında gördüğümüz şekilcikler hikayenin türleri,oradan istediğiniz tür hikayeye ulaşablirsiniz.

Seçtiğiniz hikayeyi açtığınızda önce hikayenin tanıtımıyla,ne kadar okunduğuyla ve ne kadar oy,yorum aldığıyla karşılaşırsınız.